22-02-2012, 01:42 PM
Dünya üzerinde çok değişik tür ve sayıda canlı yaşamaktadır. Bu canlılar içerisinde insan, düşünebilme yeteneği ile diğerlerinden ayrılmaktadır. Düşünebilme yeteneğinde olan insan, bu özelliğini dünya üzerinde var olduğu ilk andan itibaren kullanmaya başlamıştır.
İnsan, dünya üzerinde var olduğu ilk andan itibaren, sürekli olarak hayatını daha rahat ve daha kolay devam ettirebilmenin yollarını aramıştır. Tüm düşünce gücünü bu yönde yoğunlaştırmıştır. Böylece her geçen gün hayatı daha kolay kılabilmiştir. Yeni her gün hayatı daha da kolaylaştıracak bir aracı, gereci bulmuş, geliştirmiş ve kullanıma hazır hale getirmiştir. Hayatı daha kolay hale getirebilmek için aşağıda belirtilen şu üç şartın sırasıyla yerine getirilmesi gereklidir. Bu üç şart sırasıyla; – bilgilerin üretilmesi, – üretilen bilgilerin kullanıma hazır hale getirilmesi, – kullanıma hazır hale getirilen bilgilerin insanlığın hizmetine sunulmasıdır. Bilgilerin Üretilmesi Hayatı kolaylaştırmak amacıyla herhangi bir araç ya da gerecin ortaya çıkarılabilmesi için öncelikle bilgilerin üretilmesi gerekmektedir. Üretilen yeni bilgiler sayesinde insanların çevresinde sürekli olarak oluşan ancak nasıl ve neden oluştuğu bilinmeyen olayları açıklamak mümkün hale gelmektedir. Hu sayede birçok olayın gerçek sebebi ortaya çıkmakta ve olayın meydana gelmesi için gerekli şartların neler olduğu belirlenmektedir. Yeni bilgilerin üretilmesi insanlara yeni ufuklar açmakta, insanların düşünce alanlarını genişletmektedir. Düşünce ufkunun çok fazla genişlemesi ise hayatı daha kolay kılabilecek unsurların neler olabileceğinin daha kolaylıkla ortaya konulması sonucunu doğurmaktadır. Bilgi üretme işlemi bilimin görevi olarak algılanmaktadır. Bilim adamları sürekli olarak yeni bilgiler üretmek konusunda çaba harcamaktadırlar. Üretilen her yeni bilgi, hem daha yeni bilgilerin üretilmesini zorunlu kılmakta hem de kolaylaştırmaktadır. Üretilen Bilgilerin Kullanıma Hazır Hale Getirilmesi Bilim adamları tarafından üretilen bilgiler çoğu zaman bir olayın neden ve nasıl olduğu üzerinde durur, olayın oluş gerekçelerini ortaya koyar. Ancak bu bilgiden ne şekilde yararlanılacağı, bu bilginin insanlığın hangi sorununu çözmede etkili olacağı, insanın, hayatında karşılaştığı hangi olayın, bu bilgi sayesinde daha kolay hale geleceği konusunda herhangi bir şey söylemez.
Bu nedenle üretilen her yeni bilgiden insanlığın nasıl yararlanacağının, yani bilginin insanlığın hizmetine nasıl verileceğinin de araştırılması gerekir.
Çünkü bir olayın oluş mekanizmasını açıklamak, insanın kişisel merakını gidermeye yönelik bir uğraşıdır. Tek başına hiçbir anlam ifade etmez. Önemli olan üretilmiş olan bilginin insanlığın kullanabileceği bir hale getirilmesi, o bilginden nasıl yararlanılacağının ortaya konmasıdır.
Sözgelimi, “bir sıvı içerisine batırılan bir cisim, batırıldığı cismin yoğunluğuna bağlı olarak kendi hacmi kadar bir kuvvetle yukarı doğru itilir” şeklinde ortaya konan bir bilgi, bu hali ile sadece olayın mekanizmasını açıklamakta, ancak bu bilgiden insanlığın nasıl yararlanacağını belirtmemektedir. Oysa yukarıda ifade edilen bilgiler üzerinde çalışarak, bu bilgi ile gemilerin yapılabileceği ortaya konmuştur. Yine bu bilgi sayesinde deniz taşımacılığı geliştirilmiştir. Böylece insanlığın daha rahat, daha kolay yaşayabilmesini sağlayan önemli bir işlev yerine getirilmiştir.
İşte bir bilgiden ne şekilde yararlanılacağının bilinmesi, bunun yollarının araştırılması, bilimin ürettiği bilgilerin insanlığın hizmetine sunulması teknolojinin konusudur. O halde teknoloji, herhangi bir bilgiden ne şekilde yararlanılacağı, o bilginin insanlığın hizmetinde nasıl kullanılacağı ve o bilgi ile insan hayatının nasıl kolaylaştırabileceği üzerinde durur.
Kullanıma Hazır Bilgilerin İnsanlığın Hizmetine Sunulması İnsanlığın hizmetine verilmeye hazır hale getirilen bilgi, çoğu zaman insanların daha rahat, daha kolay ve daha iyi yaşamalarını sağlamak için yeterli değildir. Çünkü bilimin ürettiği bilgiden yararlanarak teknolojinin ortaya koyduğu bir hizmetin, düzenli bir şekilde üretilmesi ve insanlığın hizmetine verilmesi gereklidir. Bu ise endüstrinin ilgi alanıdır. O halde endüstri, teknolojik olarak ortaya konan bir bilginin düzenli şekilde insanlığın hizmetine verilmesi için gerekli faaliyetlerin tümüdür. Endüstri, hizmeti sürekli bir şekilde üretmek için organize olur ve insanlığın hizmetine sunar.
Böylece, üretilen bilgi iki aşamadan geçerek insanlığın hizmetine verilir. Bazı durumlarda ise üretilen bilgi, ya teknoloji ya da endüstri aşamasında uygun yöntemler bulunamadığı için, insanlığın hizmetine verilemeden, sadece bilgi olarak kalır. Ancak, bilim, teknoloji ve endüstride sürekli olarak gelişmeler olmaktadır. Bu gelişmelerin sonucunda, ilk bulunduğu anda, o günün teknolojisi veya endüstrisindeki yetersizliklerden dolayı kullanılamayan bilgiler, insanlığın hizmetine sunulabilir hale gelmektedir. Bu nedenle, bilim alanındaki çalışmalar süreklilik göstermekte, bilgiler üretilmektedir. Elde edilen bu bilgiler günün teknolojik imkânlarına bağlı olarak kullanıma sunulmaktadır.
Kaynak: http://notoku.com/teknolojinin-tanimi/#ixzz1n6u0F4HB
İnsan, dünya üzerinde var olduğu ilk andan itibaren, sürekli olarak hayatını daha rahat ve daha kolay devam ettirebilmenin yollarını aramıştır. Tüm düşünce gücünü bu yönde yoğunlaştırmıştır. Böylece her geçen gün hayatı daha kolay kılabilmiştir. Yeni her gün hayatı daha da kolaylaştıracak bir aracı, gereci bulmuş, geliştirmiş ve kullanıma hazır hale getirmiştir. Hayatı daha kolay hale getirebilmek için aşağıda belirtilen şu üç şartın sırasıyla yerine getirilmesi gereklidir. Bu üç şart sırasıyla; – bilgilerin üretilmesi, – üretilen bilgilerin kullanıma hazır hale getirilmesi, – kullanıma hazır hale getirilen bilgilerin insanlığın hizmetine sunulmasıdır. Bilgilerin Üretilmesi Hayatı kolaylaştırmak amacıyla herhangi bir araç ya da gerecin ortaya çıkarılabilmesi için öncelikle bilgilerin üretilmesi gerekmektedir. Üretilen yeni bilgiler sayesinde insanların çevresinde sürekli olarak oluşan ancak nasıl ve neden oluştuğu bilinmeyen olayları açıklamak mümkün hale gelmektedir. Hu sayede birçok olayın gerçek sebebi ortaya çıkmakta ve olayın meydana gelmesi için gerekli şartların neler olduğu belirlenmektedir. Yeni bilgilerin üretilmesi insanlara yeni ufuklar açmakta, insanların düşünce alanlarını genişletmektedir. Düşünce ufkunun çok fazla genişlemesi ise hayatı daha kolay kılabilecek unsurların neler olabileceğinin daha kolaylıkla ortaya konulması sonucunu doğurmaktadır. Bilgi üretme işlemi bilimin görevi olarak algılanmaktadır. Bilim adamları sürekli olarak yeni bilgiler üretmek konusunda çaba harcamaktadırlar. Üretilen her yeni bilgi, hem daha yeni bilgilerin üretilmesini zorunlu kılmakta hem de kolaylaştırmaktadır. Üretilen Bilgilerin Kullanıma Hazır Hale Getirilmesi Bilim adamları tarafından üretilen bilgiler çoğu zaman bir olayın neden ve nasıl olduğu üzerinde durur, olayın oluş gerekçelerini ortaya koyar. Ancak bu bilgiden ne şekilde yararlanılacağı, bu bilginin insanlığın hangi sorununu çözmede etkili olacağı, insanın, hayatında karşılaştığı hangi olayın, bu bilgi sayesinde daha kolay hale geleceği konusunda herhangi bir şey söylemez.
Bu nedenle üretilen her yeni bilgiden insanlığın nasıl yararlanacağının, yani bilginin insanlığın hizmetine nasıl verileceğinin de araştırılması gerekir.
Çünkü bir olayın oluş mekanizmasını açıklamak, insanın kişisel merakını gidermeye yönelik bir uğraşıdır. Tek başına hiçbir anlam ifade etmez. Önemli olan üretilmiş olan bilginin insanlığın kullanabileceği bir hale getirilmesi, o bilginden nasıl yararlanılacağının ortaya konmasıdır.
Sözgelimi, “bir sıvı içerisine batırılan bir cisim, batırıldığı cismin yoğunluğuna bağlı olarak kendi hacmi kadar bir kuvvetle yukarı doğru itilir” şeklinde ortaya konan bir bilgi, bu hali ile sadece olayın mekanizmasını açıklamakta, ancak bu bilgiden insanlığın nasıl yararlanacağını belirtmemektedir. Oysa yukarıda ifade edilen bilgiler üzerinde çalışarak, bu bilgi ile gemilerin yapılabileceği ortaya konmuştur. Yine bu bilgi sayesinde deniz taşımacılığı geliştirilmiştir. Böylece insanlığın daha rahat, daha kolay yaşayabilmesini sağlayan önemli bir işlev yerine getirilmiştir.
İşte bir bilgiden ne şekilde yararlanılacağının bilinmesi, bunun yollarının araştırılması, bilimin ürettiği bilgilerin insanlığın hizmetine sunulması teknolojinin konusudur. O halde teknoloji, herhangi bir bilgiden ne şekilde yararlanılacağı, o bilginin insanlığın hizmetinde nasıl kullanılacağı ve o bilgi ile insan hayatının nasıl kolaylaştırabileceği üzerinde durur.
Kullanıma Hazır Bilgilerin İnsanlığın Hizmetine Sunulması İnsanlığın hizmetine verilmeye hazır hale getirilen bilgi, çoğu zaman insanların daha rahat, daha kolay ve daha iyi yaşamalarını sağlamak için yeterli değildir. Çünkü bilimin ürettiği bilgiden yararlanarak teknolojinin ortaya koyduğu bir hizmetin, düzenli bir şekilde üretilmesi ve insanlığın hizmetine verilmesi gereklidir. Bu ise endüstrinin ilgi alanıdır. O halde endüstri, teknolojik olarak ortaya konan bir bilginin düzenli şekilde insanlığın hizmetine verilmesi için gerekli faaliyetlerin tümüdür. Endüstri, hizmeti sürekli bir şekilde üretmek için organize olur ve insanlığın hizmetine sunar.
Böylece, üretilen bilgi iki aşamadan geçerek insanlığın hizmetine verilir. Bazı durumlarda ise üretilen bilgi, ya teknoloji ya da endüstri aşamasında uygun yöntemler bulunamadığı için, insanlığın hizmetine verilemeden, sadece bilgi olarak kalır. Ancak, bilim, teknoloji ve endüstride sürekli olarak gelişmeler olmaktadır. Bu gelişmelerin sonucunda, ilk bulunduğu anda, o günün teknolojisi veya endüstrisindeki yetersizliklerden dolayı kullanılamayan bilgiler, insanlığın hizmetine sunulabilir hale gelmektedir. Bu nedenle, bilim alanındaki çalışmalar süreklilik göstermekte, bilgiler üretilmektedir. Elde edilen bu bilgiler günün teknolojik imkânlarına bağlı olarak kullanıma sunulmaktadır.
Kaynak: http://notoku.com/teknolojinin-tanimi/#ixzz1n6u0F4HB

Bir masal var yaşar, uzaklarda
Bu ömür yetmez ona kavuşmaya
