03-02-2017, 05:32 PM
Yıldızlar şahit olsun mu? İlk bölüm yayınlandı ve açıkçası yedim yuttum diyebilirim.. İlk başta doğrusunu söylemek gerekirse biraz tereddüte düşmüştüm ve ön yargılarım vardı. "Asla izlemem" diyenler, yani benim gibiler bölüm boyunca harıl harıl tweet atmakla meşgullerdi. Harika bir şekilde ön yargılar yıkıldı kısacası.
Başrol oynayan çocuk ne güzel bir çocuk ne güzel şarkı söyledi. Resmen o söylerken mikrofon olmak istedim, o sahnede iken dansçı olmak istedim, o konser salonu olmak istedim. Berk Cankat rolü yutuyor Aras'ı öyle bir canlandırıyor ki tanımasam bilmesem dizi olduğunu gerçekten pop yıldızı sanırdım. Yılların şarkıcılarına taş çıkardı. Sahne uyumu dansı, sesi, müziği kısacası bayıldık.. Resmen yurttaki kızlarla televizyonun içine düşüyorduk.. Düşünün artık 200 kişi ufakcık bir odada, bir televizyon karşısında.. Hayal edin. Berk Cankat'ı 4 senedir tanıyorum ve ta o zamandan gördüm bu adamdaki ışığı da kimse inanmadı. Adam şimdi kariyer basamaklarından zıplıyor. Hey yavrum hey, analar neler doğuruyor!
Gelelim Haziran'ı canlandıran Özge Gürel'e.. Aslında önceki projelerde kendisini beğenmediğim Özge Gürel gördüm ki oyunculuk konusunda kendine bir şeyler ekleyebilmiş. Açıkçası ön yargılarım hala devam etmekle birlikte az da olsa yıkıldı diyebilirim. Yolun başında olan Özge Gürel "Haziran" karakteri ile bütünleşmiş olacak ki "Öykü" den zerre kırıntı yoktu. Sadece saflığın, doğallığın hakim olduğu karekterin hakkını veren Özge Gürel yine beğeniyi topladı, 10 puanı aldı.. Haziran karakteri resmen içimizden biri aslında.
Düşünsenize popüler birine aşık oluyorsunuz, aşk imkansız görünüyor lakin evren de sizden yana olduğu için birden bir işaret yolluyor size; hop tanışıyorsunuz.. Yıldızlar Şahidim hiçbir şeyin imkansız olmadığını gösteren bir dizi ve karakterleri de bizden, içimizden... "Aras" milyonların sevgisini kazanmış ama annesinin, babasının sevgisini kazanamayan bir karakter. Aslında yalnız olduğunu, yaralarının olduğunu ve onu sadece "Aras" olduğu için seven bir kız arıyor ve yalnızlığını örtecek "Haziran" sıcağını bulduğu için gözlerindeki parıltıyı görmeyen yoktur..
Bu diziyi izlerken kendimi gördüm.. Murat Boz sahnedeyken ben de arkada ona ulaşmak için adeta bir Haziran'dım. Haziran karakterinin bazı eksikleri olabilir fakat içimizden biri olduğu hepimizin duygularını aktardığı için göze batmıyor.
Aras-Zeyno sahneleri öyle aman aman böğrümü parçalamadı. Böğrümü delen kısım Aras'ın o anları hatırlarken gözlerinden inen yaşlar oldu. "Ağlama çocuk ağlama sen ağlayınca milyonlar ağlıyor" diyesim geliyor, yapıştır mendili! İkilinin sahnesi hoşuma gitti, annenin zorla gönderilmesi bu da gerçek hayatta olan hikayeler. Ama annesine "Ne oldu paran mı bitti?" diyen Aras değildi; bu babasının yarattığı fanusta sararıp solan, sahnede devleşen ama sahneden inince küçülen Aras'tı..
Haziran şimdi şarkı söylemeye başladı. İmkansız aşıklar şimdi güçlü rakipler olacak. Peki ya aşk? Aslında Aras- Haziran aşkı en çok da Zeyno ve Fiko'nun yakınlaşmasına yarayacak..
Ah Zeyno... Ne güçlü, ne baskın bir karakter.. Güçlü tavırları, yediği darbelere rağmen ayakta durmuş, darbelere rağmen daha da güçlenmiş halleri, kadınsı cazibesi resmen VOOOV! Canan Ergüder'e alkış!
Yapıştırrr kızlar ağlamış kızlar kendinden geçmiş kızlar yarısı Haziran'cı yarısı Aras'cı olmuş.
Reytingler mi? Tabii ki hak etmediği sonuçlar bunlar. Etkiler mi bizi? Vırt der geçeriz amaaaan!!
Biz şimdiden ilerleyen bölümler hakkında senaryolar yazmaya başladık bile...
kaynak: ranini.tv
Bir masal var yaşar, uzaklarda
Bu ömür yetmez ona kavuşmaya
